11 Ağustos 2011 Perşembe

Eski Fotoğraflar

21 Ağustos 2011
Son zamanlarda mahalle aralarındaki küçük fotoğraf stüdyoları vesikalık çekmekten başka ne iş yapar diye düşünür oldum. Hayır gerçekten, çünkü gelirlerinin büyük bir kısmını oluşturan "tab ettirme" olgusu modern çağın sözlüğünden silineli çok oldu. Artık tab bizim için yalnızca klavyede bir tuştan ibaret. Stüdyolar da ne yapsın, tişörtlere, yastıklara sevgili resimleri basarak para kazanmaya uğraşıyor. Artık hepimizin iyi kötü bir kameralı cep telefonu, küçük bir dijital makinesi, hatta günden güne artan ve kimilerinin sadece "facebook profil picture'ını güzel çekmek için" aldığı ve ışık, kompozisyon ayarlamadan, makinenin hiçbir özelliğine dokunmadan (siyah beyaz ve sepya çekim hariç) yardırdığı profesyonel fotoğraf makineleri olduğu için filmli makineler yok denecek kadar azaldı. Sadece fotoğraf meraklıları özel makineleriyle bazı çekimler yapmak için kullanıyor filmleri.



Kodak da artık bu işten kendilerine bir hayır gelmeyeceğini anlayınca, yavaş yavaş eski tip fotoğraf makineleri için olan üretimlerini durduruyor. 2009 yılında Kodachrome filmlerinin basımına son vermiş. Hatta üretilen en son makarayı da yine Kodachrome ile çekilen meşhur Afgan kızı fotoğrafıyla ünlü olan Steve McCurry'ye ayırmış, o da bu filmle çektiği fotoğraflardan bir sergi açmış. Sergi şu an İstanbul Modern'de ve 4 Eylül'e dek orada kalacak.

Ancak bu yazıyı yazmamın esas sebebi o fotoğraf sergisi değil. Zaten bu yazıyı okuyanların da çoğu o sergiye gitmeyecek, biliyorum. Benim esas söyleyeceğim geçenlerde bir arkadaşımın-ayça- paylaştığı Dear Photograph sitesi.

Bu sitede eski fotoğraflarının çekildiği yerleri ziyaret ederek o fotoğrafı tekrar kadrajın içine sokup resmini çeken insanların paylaştıkları var. Biliyorum, cümle çok karışık, bırakayım da fotoğraf anlatsın:


İnsanlar bunları paylaşıp altına da fotoğrafa hitaben; Sevgili fotoğraf, nerede o eski süper güçlerim? gibisinden cümleler yazıyorlar. Eşini kaybeden bir amcanın çektiği fotoğrafın altına yazdığı "Dear Photograph, thanks for everything we had." cümlesi bana çok dokundu mesela.


Bu fotoğraflar görüntü olarak ilginç olmanın yanı sıra, altındaki yorumlarla birlikte okurken insana farklı şeyler hissettiriyor. Bir daha asla o fotoğraftaki gibi olamayacağını bilmek, o an orada olan insanların belki artık yanınızda olmaması, eskiden belki her yazınızı geçirdiğiniz anneannenizin yazlığına artık çok az gidiyor olduğunuzun düşüncesi insanı hüzünlendiriyor. Zaman geçiyor, mekanlar aynı kalsa bile biz değişiyoruz. Hatta o güzel Afgan kızı bile:


Çok güzel fikirlerin ve anıların olduğu bu siteye http://dearphotograph.com linkinden ulaşabilirsiniz. Kim bilir, belki siz de böyle bir şey yapmayı deneyebilirsiniz. Ve bu fotoğraflara bakınca, sahip olduklarınızın aslında ne kadar değerli olduğunun farkına varabilirsiniz.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

süper olmuş bu.hemen paylaşıyorum facebook'ta insanlar da nasiplensin

rebeltakipte dedi ki...

merak ettim siteyi hemen tıklayıp incelemem lazım,bilgi için teşekkürler :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...